Honda CB250R Geri Döndü!

CB250R , verdiği kısa aradan sonra tekrar gelmeye başladı.
Motosikletin özellikleri, yeni başlayacak olanlar için çok güzel. Ama Honda’nın bu noktada bir şartı var. Bu yeni başlayacak olan arkadaşların, biraz da “paralı” olması gerekiyor. Honda marka algısı olarak da “canımız, ciğerimiz” olmaktan çıkıp, statü sembolü olmaya başlıyor.
Gözlemlediğim kadarını aktaracağım. Ama önce Honda CB250R ‘ı biraz daha yakından tanıyalım.

CB250R Teknik Özellikleri

Motor	250cc, 4 zamanlı, DOHC, tek silindirli
Maksimum Güç	27.22 Hp @ 9.500 d/d
Maksimum Tork	23.4 Nm @ 7.750 d/d
Ön/Arka Fren	Disk
Ön süspansiyon	Ters maşa
Arka süspansiyon	Monoshock
Ön lastik	110/70-17” Tubeless
Arka lastik	150/60-17” Tubeless
Ebat	2020mm x 805mm x 1050mm (uzunluk x genişlik x yükseklik)
Dingil mesafesi	1355mm.
Sele yüksekliği	800mm.
Depo Kapasitesi	10.1lt.
Yakıt Tüketimi	3.0lt./100km. (fabrika verisi)
Ağırlık	144 kg.

Tasarım

Tasarım açısından klasik bir naked motosiklet görüntüsünde olan CB250R , tanıtımlarında da Neo Sports Cafe olarak sunuluyor.
Naked motosikletler tasarım açısından çok fazla incelenecek detay sunmasa da, bazı ufak dokunuşlar değerlendirilebilir.

Sürekli yanan ve Amerikan park tabir edilen sinyaller ince bir dokunuş. Diğer yandan motosikletin genel boyutuna kıyasla iri duran egzoz, eksi hanesine yazılıyor.

Hem tarzı, hem de ebat olarak ufak oluşu nedeniyle çok fazla aksesuar kaldırabilir bir motosiklet değil. Bu özellikleri, şehir içinde ise, daha kontrol edilebilir ve kıvrak bir motor olmasını sağlıyor. Yani uzun yol hayalleri kuran biri iseniz, belki de diğer seçeneklere bakmakta fayda var.
Şehir içinde kullanabileceğin, arka çanta dahil aksesuar düşünmediğin bir model bakıyorsan, sana göre olabilir.

Honda orijinal aksesuar kataloğunda CB250R için üretilmiş tek bir aksesuar dahi olmadığını da belirteyim.

Motor

CB250R üretim amacına uygun olarak, şehir içi ulaşımda güç açısından her türlü ihtiyacını karşılayabilecek bir motosiklet. Şehirler arası kısa mesafelerde de problem çıkarmayacaktır. Kategorisinin en güçlü motoru değil, ama en zayıfı da değil. Ortalama bir güç ve performans sunuyor.

27 beygirlik güç, boş ağırlığı 144 kilo olan bir motosiklet için yeterliden de iyi. Sadece yeterli demek haksızlık olur.
Maksimum güç 9500 devirde geliyor olsa da, en azından orta devirlerde elinizin altında güç olduğundan emin olabilirsiniz. Tek silindirli olmasının avantajını da görüyoruz burada tabii.

Konfor

Tek silindirli olmasının eksi tarafını da yazalım hemen bu başlık altında.. Çift silindir rakiplerine göre CB250R ‘ın biraz daha titreşimli olmasını bekleyebiliriz. Modern motorlar için titreşim konusu azaltılmaya çalışılsa da, problemsiz çalışan bir çift silindirin pürüzsüz halini beklememek lâzım.

Sele konforu tarafında, önceki model kullanıcılarının seleyi sert bulduklarına dair şikayetler var. Başta yer alan fotoğrafta görebileceğiniz üzere, artçı selesi geniş. Ama herhangi bir değişiklik yapılmadığı için, aynı sertlik durumu bu model için de geçerli.
Kuyruk kısmının kısa tutulmuş olması ve en azından orijinal olarak arka çanta seçeneğinin bulunmuyor olması nedeniyle, bu motora artçı olacak kişilerin kendini çok rahat ve güvende hissedemeyeceğini söyleyebilirim.

Çok eleştiriyor gibi oldum. Eskisi kadar alınabilir olsalar, belki üzerinde fazla durmazdım. Ama istenen tutarlara bakınca, alacak kişinin de her türlü talepte bulunması doğal karşılanmalı sanıyorum. En azından ara -sıra da olsa artçılı sürüş düşünenler için uyarımı yapmış olayım.

Uzun yol yapmayı planlıyor ve naked motosiklet seviyorsanız, 2023 Honda Hornet CB750 almayı düşünebilirsiniz. O kadar yüksek hacime ihtiyacım yok, scooter da olabilir diyorsanız Honda Adv 350 de düşünülebilir.

Konfor-Sele

CB250R sele için ayrı başlık açmak istedim.
Bu sefer farklı bir konu çünkü. Konu sele yüksekliği. CB250R sele yüksekliği 800mm. Örnek olması açısından CBR 250 sele yüksekliği ile kıyaslandığında daha yüksek bir selesi var. ( CBR 250 sele yüksekliği 784mm. )

Yani çok alçak da bir sele değil ama, ilginç olan Honda‘nın bunu özellikle vurguluyor olması ve tanıtımlarında 1.55 m. boyunda bir kadın sürücünün motor üzerinde nasıl durduğuna dair görseller kullanması.
Yani kısaca, kadın motosiklet sürücülerini, kısa-orta boylu erkek sürücüleri ve motosiklete yeni başlayacak olan acemi sürücüleri hedeflerine koymuşlar. En azından bana öyle hissettirdi. Hedeflediği kitle açısından kötü bir seçenek de değil doğrusu.

CB250R 2022 modelde neler değişti?

Ortalıktan kaybolmasının nedeni olarak, Euro 5 uyumluluğu gösteriliyor. Euro 4 uyumlu eski modeller, Euro 5 için hazırlanırken yakıt tüketimi de aşağıya çekilmiş. 3.5-4lt. olan yakıt tüketimi, Euro 5 ile birlikte 3lt./100km. litreye kadar inmiş.
Gerçekten söylenilen değeri yakalayabilirse, 250cc motor için 3lt./100km. oldukça iyi bir yakıt değeri. Tabii burada yine, tek silindir olmasının avantajını da unutmamak gerekiyor. Çift silindir rakip motosikletlere kıyasla, daha az yakması normal.

Sele konusunda iyileştirme bekleyenler için haberler iyi değil. Belirttiğim gibi, herhangi bir gelişme beklemeyin. Tam tersi olarak, önceden rahat ediyorsanız, yeni modelde de rahat edeceğinizden emin olabilirsiniz. Konforlu bulanlar da var. En iyisi, bu konuda kararı kendiniz verin.

Yine önceki modelde şikayet konusu olan zincir gürültüsü, bu modelde yok. “O kadar para verip, bir de zincir gürültüsü mü çekeceğim!” diyenlere rastlamıştım. CB 250 R yorum aramalarında muhakkak denk gelirsiniz. CB250R ‘ı yakından takip edenler, bu konuya kullanıcıların basit bir çözüm ürettiğini de biliyordur. Yeni takip etmeye başlayanlarsa, ikinci el CB250R alacaklarsa, sorunun giderilip giderilmediğini sorabilirler.
Sıfır kilometre CB250R düşünenler için ise, böyle bir problem yok.

Yeni ne var?

Çok ufak bir yenilik ama, bazı motosiklet sürücüleri için ne kadar önemli olabileceğini biliyorum. Yeni CB250R ‘da vites göstergesi de mevcut.

Zamanında Kawasaki ve Suzuki’nin bazı modelleri için çoğu kişi ilave olarak vites göstergesi yaptırmıştı.
Başlangıç motosikleti olarak kabul edebileceğimiz CB250R kullanıcıları da ,doğal olarak vites göstergesi isteyecektir. En azından bir kısmı için artı bir özellik olacaktır.

Önemli olan ise “kaydırmalı debriyaj” tabir edilen, Honda ‘nın “Yardımcı Kayar Kavrama adını verdiği debriyaj sistemi.
Motosiklet sürmeye yeni başlayacaklar için, gaz/vites olayını halledene kadar yardımcı olacak bir özellik. Sonrasında ise hatalarınızı tolere ederek daha pürüzsüz bir sürüş için yardımcı olacaktır.

Motosiklet süspansiyonu dendiğinde ilk akla gelen marka Showa.
Dolayısıyla, bu motosikletin üzerinde kullanılıyor olması, ufak çaplı bir prestij göstergesi.
CB 250 R özellikleri bakımından “kullanıcı dostu” bir motosiklet diyebiliriz.

“Okuyucu dostu” sayılmaz pek. Adı biraz uzun. 🙂 “Showa SFF-BP USD”
Bu sondaki dolar benzeri kısmı, Honda direkt fatura olarak size yansıtıyor tabii. 🙂
İşin şakası bir yana, “UpSide Down” (Ters maşa) için kullanılan kısaltma bu. Renk seçimi ile birlikte oldukça da güzel duruyor. Aynı sistemin, Honda’nın daha üst modellerinde de kullanıldığını hatırlatayım. “Beğenmeyen, kör olur!” desem, biraz fazla kaçar belki ama, kolay kolay eleştirilebilecek bir süspansiyon da değil.

Peki, neden eleştiriyorum?

İlk eleştirim, Honda’nın genel satış politikası ile ilgili.
Yurt dışında çok daha fazla model gördüğümüz halde, burada ürün gamlarını iyice daralttılar. Kendilerince haklı olabilirler.
Mevcut olan motorların da bazıları yeterli stok olmadığı için ulaşılamaz durumda. Yamaha’yı bu konuda tebrik etmek gerekiyor.

Honda, statü sembolü mü?

Belki henüz değil. Ama gittikleri yol bende “Bu yolda ilerliyorlar” izlenimi bıraktı.

Geçende sosyal medyada Honda T-shirt, sweat-shirtlerini paylaşınca, altına “Ne oldu?,Motor satmayı bıraktınız, tişörte mi döndünüz?” dememek için zor tuttum kendimi. Öyle ya, piyasada Forza 250 bulunmuyor, millet araya adam sokar oldu. Sen kalkmış t-shirt paylaşıyorsun.
Şimdilerde, özellikle CB250R ‘ın fiyatını gördükten sonra biraz daha anlam kazanmaya başladı bu paylaşımları.

Honda fiyat listesinde sadece “kafa” modeller var. Onların fiyatı da uçuyor. Özellikle Africa Twin ve Gold Wing fiyatları. Yüzüne bakılmayan NC750X bile altın gibi kıymetli.
Kıyafet paylaşımları arttı, belki yeni çeşitler de eklemişlerdir. 🙂 Takip etmediğim için net olarak bilemiyorum.
Bir de üstüne tek silindir CB250R fiyatının, çift silindir MT-25 ‘ten fazla olduğunu görünce olay koptu. ( bkz. 250cc motor fiyatları )

Yukarıda da bahsettiğim “canımız, ciğerimiz” Honda’mız, artık zengin oyuncağı haline gelmiş. Belli ki; Honda artık yaygın kullanım ve motosikletçi dostu olmaktan uzaklaşıp, (eğitim muhabbetleri falan da var ya) Bmw gibi sosyal statü peşinde koşmaya başlamış.

Hep biraz öyleydi belki. Ama en azından motosikletleri gruplamıştı. Gold Wing ‘çiler bir köşeye, diğerleri ayrı bir köşeyeydi.
Şimdilerde Dio’ya bile, “Dio Bey” demek lazım. Allah’ın maymununun (Honda Monkey) ne kadar reklamı yapılıyor baksanıza.

Neyse, dönelim konuya!

CB250R fiyatı?

CB250R liste fiyatı geçen ay duyurulduğunda 111.000 TL. idi. Bu ay 116.000 TL.
Heee, tabii bu satın alabileceğiniz fiyat olduğu anlamına gelmiyor. “Bulursanız, alırsınız.!” fiyatı bu.

Bayiler ve galeriler stokları çektiği için fiyat 150.000 liralara kadar çıkıyor. O da, ayrı bir konu.

116.000 TL. lik liste fiyatına gelince!
Muhakkak alıcısı olacaktır. Ama insan, “tek silindir motorun neresine daha fazla masraf ettiniz ki, satış fiyatını çift silindir motosikletin bile üstüne çıkardınız?” diye sormadan edemiyor.
Anlayan varsa, bana da anlatsın!

CB250R hakkında bilgiler